Sürdürülebilirlik
Maltepe Üniversitesi Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilir Kalkınma İçin Afet Risklerinin Azaltılması

Paylaş

Sürdürülebilir Kalkınma İle Afetler Arasındaki İlişki

Sürdürülebilir Kalkınma, "bugünün ihtiyaçlarını, gelecek nesillerin kendi ihtiyaçlarını karşılama yeteneğinden ödün vermeden karşılamaktır" (BM Brundtland Komisyonu 1987). Sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi için temel unsurlar, ekonomik büyüme, sosyal içerme ve çevrenin korumasıdır. Bireylerin ve toplumların refahı için birbiriyle bağlantılı bu unsurları uyumlu hale getirmek esastır. Yoksulluğun tüm boyutlarıyla ortadan kaldırılması, sürdürülebilir kalkınmanın vazgeçilmez bir gereğidir. Bu bağlamda, sürdürülebilir kalkınma ancak kapsayıcı ve eşitlikçi ekonomik büyümenin ve tüm bireyler için fırsat eşitliğinin sağlanması, yaşam standartlarının temel geçim seviyesinin üzerine çıkarılması, eşitlikçi ve kapsayıcı sosyal kalkınmanın desteklenmesi ve doğal kaynakların yönetimi için sürdürülebilir stratejilerin geliştirilmesine yönelik çabalar sonucunda sağlanabilir. 

Sürdürülebilir kalkınma ile afetler arasındaki ilişki incelendiğinde olumlu olan bir etki olarak, sürdürülebilir gelişme arttıkça afetlere karsı olan zarar görebilirlik de azalmaktadır. İkinci bir olumlu tarafı ise, meydana gelen afetlerin sürdürülebilir gelişmeye yeni fırsatlar yaratabileceğidir. Çünkü afetlerde zararın büyümesine yol açan faktörler bu fırsatların iyi kullanılmasıyla ortadan kaldırılabilir (Örneğin, yeniden yapılanma programlarının düzenlenmesiyle risklerin azaltılması ya da ortadan kaldırılması gibi). Bu görüşü destekler anlamda Birleşmiş Milletlerin raporlarında bir ifade yer almaktadır. "Afetler, ekonomik değişimler yaratır. Bu değişimler, normal koşullarda olanlardan daha hızlı yapılır. Bu kolektivizm, yabana atılmayacak derecede bir aktivite getirir" denilmektedir. 

Öte yandan sürdürülebilir kalkınma ile afetler arasındaki ilişkinin tabiki olumsuz yanları da mevcuttur. Özel sektör üzerinde yarattığı psikolojik baskı sonucu yatırımlar yavaşlayabilir ya da durabilir. Bu da önemli kaynak kayıplarına neden olabilir ve kalkınma inisiyatiflerini geriye götürebilir. Bu sebepledir ki sürdürülebilir kalkınma ana hedeflerine destek olmak üzere afetlerin öncesinde, anında ve sonrasında yönetilmesi ve etkilerinin minimize edilmesi şarttır. Bu gerekliliklerle etkileri azaltabilmek adına öncelikle afetleri sınıflandırmak, akabinde oluş nedenlerini incelemek ve karar vericilerden, vatandaşa ve STK’lara değin alınması gereken tedbirlerin ortaya konması şarttır. 

Bilgilendirme dokümanının devamı için Tıklayınız.